TARIM TOPRAKLARINI KORUMAK ASLİ GÖREVİMİZDİR!
Şube Başkanımız Şahin Yeter, yasaların meslek örgütlerine verdiği görev ve sorumluluklar çerçevesinde hareket ettiklerini belirterek; "tarım topraklarını korumak asli görevimizdir" dedi.
Şube Başkanımız Şahin Yeter ve II. Başkanımız Ayten Dolançay‘ın, 19 Nisan 2012 günü Çukurova Gazeteciler Cemiyeti‘nde (ÇGC) yaptıkları açıklama ektedir:
Son günlerde BTÜ yeri ve Yumurtalık Bölgesindeki bir alanla ilgili olarak yapılmış olan Çevre Planı değişikliğine karşı Odamızın açmış olduğu dava hakkında basında yer alan demeç ve yanlış bilgilendirmelere karşı bu açıklamanın yapılması zorunluluğu doğmuştur.
Ziraat Fakültesi öğrencileri teorik olarak öğrenim görmezler. Onların bir ziraat mühendisi olabilmeleri için uygulamalı eğitim almaları, bitkiyi toprağı, elmayı, portakalı tanımaları gerekir. Öğrenci budamayı, aşılamayı, ilacı ve ilaçlamayı burada öğrenir. Narenciye bahçesini yok ederseniz veya başka bir amaca tahsis ederseniz Adana‘da Ziraat Fakültesi öğrencisi nerede uygulama yapacak, nerede staj yapacak? Narenciye alanlarına dokunulmayacağı söyleniyor bu mümkün müdür?
Ziraat Fakültesinden, kurulduğu 1969 yılından bu yana 10.000‘den fazla Ziraat Mühendisi mezun olmuştur. Bu meslektaşlarımızın hepsi kendi bölümlerine göre Ç.Ü. Uygulama bahçelerinde, tarlalarında, ahırlarında dersleri uygulamalı olarak almışlardır. Mühendislik misyonunu bu alanlardan edinmişlerdir.
Kaldı ki bu alanlar Adana‘nın en iyi 1. sınıf topraklarının olduğu alanlardır. Bu topraklara ihtiyacımız var. Ülkenin, Adana‘nın geleceği için bu toprakları koruması gerekenler aksine yok etmeye çalışmaktadırlar. Yöneticilerin görevi bu şehri önceden hazırlanmış plan ve projeleri ile ve ilgili bilim ve sivil toplumun görüşleri alınarak geleceğe hazırlamaktır. Ne gariptir ki günü kurtarmaya yönelik ve sadece bu günlük politikalarla şehri yönetenler, yanlışlıklarını söyleyenleri ve karşı çıkanları suçlamakta, yatırımları engellemekle itham etmektedirler.
Kamuoyunca bilindiği üzere Doğu Akdeniz Petrokimya ve Rafineri Sanayi Entegre Tesisleri yeri için Adana İl Özel İdaresi tarafından hazırlatılan 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliğine karşı Odamız Genel Merkezi dava açmıştır. Odamız tarım topraklarına karşı ülkenin her yerinde davalar açmaktadır. Adana‘daki Çevre Düzeni Planı Değişikliğine karşı dava açılmasının nedeni de bu alanda yani Doğu Akdeniz Petrokimya ve Rafineri Sanayi Entegre Tesisleri yeri olarak belirlenen alanda yaklaşık 1500 dekar DSİ tarafından yatırım yapılmış 5403 Sayılı Kanun‘da "Sulu Mutlak Tarım Arazisi" olarak tarif edilen arazi bulunmaktadır. Odamızın mücadelesi tarım topraklarının korunmasıdır ve Yasaların meslek örgütlerine vermiş olduğu görev ve sorumluluklar çerçevesinde hareket edilmektedir. Bu yatırımlar daha marjinal, daha değersiz alanlara kaydırılabilir. Kesinlikle Adana‘ya gelecek yatırımları engelleme gibi bir durum söz konusu olamaz.
Diğer taraftan Odamız karşı çıkışı, hukuki zeminde yapmakta, yanlışlığın düzeltilmesini talep etmektedir. Yanlış hukuktan dönüyor ise "iş kaygısı olmayan bir meslek örgütü yatırımı engellemek için dava açıyor" savı hukuk devletiyle nasıl bağdaşır. Kaldı ki toprağın korunması Anayasa ve yasalarda devletin görevidir. Ancak yetkililer teşekkür yerine sitem etmekte, yanlışı savunmakta, daha da ileri gidilerek yapmamaları halinde suç işleyecek olan kurumların görevlerini yapmaları nedeniyle bu kurumlar kamuoyu nezdinde hedef gösterilmektedir.
Ziraat Mühendisleri Odası insanımızın geleceği için, sürdürülebilir gıda üretimi ve güvenliği için tarım topraklarının korunması için yasal zeminlerde yasaların verdiği yetkileri sonuna kadar kullanmaya devam edecektir.