TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Gaziantep Şube Başkanı Kenan Seçkin, tarımsal sulamada kullanılan enerji maliyetinin yüksek olmasının üreticileri sıkıntıya soktuğunu söyledi.

Seçkin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, başta Gaziantep olmak üzere Güneydoğu Anadolu Bölgesi‘nde yer alan tüm illerde, tarımsal üretimin daha çok iklime bağımlı olarak yapıldığını, tarımsal sulamada kullanılan enerji maliyetlerinin yüksek olmasının ise üreticileri ekonomik açıdan sıkıntıya soktuğunu belirtti.

Tarımsal sulamada kullanılan enerjinin üreticilerin yüksek oranlarda borçlanmasına neden olduğuna işaret eden Seçkin, tarımsal sulamada kullanılan enerji maliyetinin düşürülerek, bu alanda üreticilere destek olunmasını istedi.

Tarımsal arazilerinin sulama imkanlarının arttırılması ve uygun sulama teknolojilerinin kullanılmasına ihtiyaç duyulduğuna dikkat çeken Seçkin, şöyle konuştu:

"Tarımsal üretimde kullanılan elektrik ve petrol fiyatlarının aşırı yükselmesi de üreticiyi mağdur eden en büyük etmen olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durumda özellikle tarımda kullanılan elektrik enerjisi maliyetini düşürecek imkanlar sağlanmalıdır. Örneğin, rüzgar imkanı olan İslahiye ve Nurdağı gibi bölgelerde rüzgar gücünden faydalanarak veya bölgemizde büyük bir kaynak olan güneş panellerinden elde edilecek elektrik enerjisinden faydalanarak üretici bazında veya üretici kooperatifleri bazında tarımsal sulamalarda kullanılacak elektriğin maliyetini azaltacak şekilde kendi elektrik enerjisini üreticinin düşük maliyetle üretebileceği imkanlar sağlanabilir."

-TERMAL SU İLE SERACILIK-

Bölgede, termal su kullanılarak seracılığın geliştirilmesinin de önemli olduğuna dikkat çeken Seçkin, şöyle devam etti:

"İslahiye Fay Hattı boyunca, yani Gaziantep Kilis Yolu, Burç Bölgesi, İslahiye ve Nurdağı çizgisi ile Güneydoğu Toroslar (Amanos Dağları) arasında kalan bölgede termal su imkanları mevcuttur. Açılan bazı kuyularda 35-40 derece arasındaki sıcaklıkta termal su bulunmuştur.

Bu bölgede Maden Tetkik Arama (MTA) Genel Müdürlüğü tarafından termal su kaynakları açılarak, ürün deseni de geliştirilerek seracılık bölgesi oluşturulmalıdır. Seracılığın geliştirilmesi ve desteklenmesi için bu alanda çalışma yapacak olan girişimcilerin desteklenmesini istiyoruz. Bu bölgede çok geniş tarım alanları atıl kapasite durmaktadır. Maliyeti düşürecek termal su ile seracılık üretiminin hem büyük gelir temini, hem de büyük istihdam imkanı sağlayacağına inanıyorum."

Su havzalarındaki kirliliğin önlenmesinin de hayati öneme sahip olduğuna vurgu yapan Seçkin, "Bu kapsamda, yıllardır dile getirdiğimiz ancak bir türlü gereği yeterince yapılmayan var olan dünyadaki ve ülkemizdeki su imkanlarımızın ve su havzalarımızın kirletilmemesi gerekir. Kirlenmesine ve özellikle tarıma ve insan sağlığına zararlı kimyasalların karıştığı su varlığımızın mutlaka tasfiye edilerek temizlenmesi özenle sağlanmalıdır" diye konuştu.

Yapılaşmaların ve atık su ile ilgili tesislerin su havzalarını kirletemeyecek özellikte olmasının sağlanması gerektiğine işaret eden Seçkin, "Su kaynaklarına ve su havzalarına yakın bölgelere yapılaşma izni kesinlikle verilmemelidir. Türkiye‘de ve dünyada giderek önemi artan su kaynaklarını verimli ve etkili kullanmak, korumak ve tarımsal sulamayı bilinçli yapmak zorunda olduğumuzu unutmamalıyız" dedi.