TEKKEKÖY TERMİK SANTRALI HAKKINDA YÖRE HALKININ BİLGİLENDİRİLMESİ
Cengiz Enerji San. ve Tic. A.Ş. tarafından İlimizde kurulması planlanan Tekkeköy Termik Santrali ile ilgili 28 Kasım 2007 tarihinde Samsun Çevre ve Orman İl Müdürlüğü‘nün Başkanlığında düzenlenen bilgilendirme toplantısı, yöre halkının tepkisi üzerine iptal edildi. Şubemizce hazırlanan bildiri toplantının yapılacağı yerde basına dağıtıldı ve Çevre Birlikteliğine iletildi.
Söz konusu bildiri aşağıdadır:
CENGİZ ENERJİ SAN. VE TİC. A.Ş. TARAFINDAN KURULACAK TEKKEKÖY TERMİK SANTRALİ İLE İLGİLİ TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI SAMSUN ŞUBESİNİN ÇEKİNCELERİ
Çarşamba Ovası Yeşilırmak nehrinin binlerce yıl Anadolu‘nun verimli topraklarını taşıyarak denizin önüne yığması ile oluşmuş bir ova olup, ülkemizin olduğu gibi, Dünyanın sayılı verimli ovalarından biridir. Ova‘da pamuk hariç her türlü ürünü yetiştirmek mümkündür.
Çarşamba Ovası 103.765 ha. genişliğinde olup Tekkeköy ve Terme ilçelerimizin bir kısım arazilerini de içine almaktadır. D.S.İ. ‘ ce Ovanın 82.707 ha. alanının sulanması hedeflenmektedir.
Böyle bir ovanın batı ucunda daha önce kurulan sanayi tesisleri ile hava kirliliği en üst seviyeye ulaşmış bulunmaktadır. Yeni kurulacak (600+600)1200 MW gücündeki ithal kömürle çalışacak bu tesis bölgeyi son derece olumsuz etkileyecektir.
Kömür yakıldıktan sonra birikecek küldeki ağır metaller ve radyoaktif elementler yağmur suları ile yer altına oradan da denize taşınacak, yöredeki balıkçılığı olumsuz yönde etkileyebilecektir.
Yine tesisin bacasından çıkacak SO2(Kükürt dioksit) gazı -ne kadar filitrasyona tabi tutulursa tutulsun % 100 başarı sağlamakta mümkün değil- bitki literatüründe klorofil zehiri olarak adlandırılmaktadır. Bitkiler solunum yaparken SO2 (Kükürt dioksit) gazını da yapraklarından bünyelerine almakta, SO2 (Kükürt dioksit) gazı bitki hücresindeki su ile birleşerek sülfirik aside dönüşmekte ve fotosentez olayını sağlayan, bitkiye yeşil rengini veren klorofilleri öldürmektedir. Bitkilerin üzerine gelen SO2(Kükürt dioksit) gazının yoğunluğuna göre ürünlerde önemli verim ve kalite düşüklüğü ortaya çıkmaktadır.
Yine SO2(Kükürt dioksit) ve Azot oksit gazları havaya salındıktan sonra havadaki su buharı ile birleşerek asit yağmuru şeklinde yere çökmektedir. Asit yağmurları, yaprakların stomalarına girerek yaprağın su dengesini sağlayan stoplazmanın asitleşmesine neden olurlar. Bunun sonucunda sıvı kaybeden yaprak, kısa sürede ölür. Bu şekilde ağacın hastalıklara dayanıklılığı azaldığından zararlı böceklerin istilasına uğrar ve ölümü hızlanır. Asit yağmurları özellikle çok yıllık bitkilerde ve ağaçlarda önemli zararlara yol açmaktadır.
Ayrıca asit yağmurlarıyla toprağa düşen bu elementler giderek toprağın asitleşmesine ve dolayısıyla verimden düşmesine yol açmaktadır.
Yörede yetişen tarım ürünlerinin önceki yıllarda pazarlarda bu tip tehlikelerden dolayı satılmayıp çiftçinin elinde kalındığı bilinmektedir. Kurulacak bu santralın çalışmaya başlaması ile psikolojik baskı daha da artacak, yöredeki ürünler artık alıcı bulamayacaktır.
Tesisin bacasından çıkan gazlar yalnız tesisin çevresini değil, onlarca kilometre uzaklıktaki sahayı da etkisi altına alacaktır. Dolayısı ile 5 Km. uzaklıktaki tabiatı koruma alanı ilan edilen Hacıosman Ormanı da önemli ölçüde zarar görecektir.
Ayrıca bu tesis çalışmaya başladığında bacasından çıkacak partiküller 5Km. yakınındaki Samsun‘a içme suyu sağlayan Çakmak Barajını olumsuz yönde etkileyecektir.
Kömürle çalışan termik santrallerde kül nemlendirme, kül stok ve kömür boşaltma ünitesi yağmurlama işlemlerinde kullanılacak binlerce ton sudan oluşacak ve ağır metaller içeren atık su ya toprağa veya yer altı sularına ya da denize boşaltılacaktır.
Ziraat Mühendisleri Odası
Samsun Şubesi
Yönetim Kurulu