TÜRK TARIMINA KARANTİNA DARBESİ
TÜRK TARIMINA KARANTİNA DARBESİ "HASTALIKLI MATERYALLERİN GİRİŞİNE İZİN VERİLEREK TÜRK TARIMI ÇÖKERTİLMEK Mİ İSTENİYOR?"”Türkiye yaş sebze meyve üretiminde dünyada 4.sırada yer almaktadır. Ülkemizde üretilen birçok ürünün, özellikle sera ve açık alanda üretimde kullanılan sebze tohumları, yeni meyve çeşitleri, süs bitkisi tohum ve fideleri ile peyzaj bitkilerinin büyük kısmı yurt dışından ithal edilmektedir.2005 yılında 11.362 Ton sebze tohumu ithal edilmiş olup, parasal değeri 50 Milyon dolar civarındadır. Aynı yıl Antalya gümrük kapılarından 20 milyon dolarlık 820 Ton sebze tohumu ithalatı yapılmıştır. Türkiye’ye ithal edilen sebze tohumlarının 2/5’i Antalya gümrüklerinden giriş yapmaktadır. Tarımsal üretimde kullanılan tohum, fide, fidan gibi çoğaltım materyallerinin dış ticareti dünya genelinde belli kurallara bağlanmıştır. Bu ürünler canlı organizmalar olup, bu özellikleri nedeniyle sanayi ürünleri ve işlenmiş ürünlerden farklılıklar göstermektedir. Bünyelerinde birçok hastalık ve zararlıyı barındırabilen bu materyaller götürüldükleri bölgelere taşıdıkları hastalık ve zararlıları bulaştırabilmektedirler. Bu nedenle AB ve Akdeniz ülkeleri bir araya gelerek EPPO’yu (Avrupave Akdeniz Bölgesel Bitki Koruma Organizasyonu),ABD ve Kanada USTA’yı(ABD ve Kanada Bitki Koruma Organizasyonu) kurmuş ve bu çoğaltım materyallerin ticaretini belli kurallara bağlamışlardır.Ayrıca AB ülkeleri IPPC’yi (Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrolü) kurarak hastalık ve zararlıların başka bölgelere taşınmasını ve bulaşmasını önlemeye çalışmaktadırlarBu çerçevede Türkiye’de ülkemizde bulunmayan hastalık ve zararlıları tespit ederek bu organizmaların ülkemize girişini engellemek için gerekli karantina tedbirlerini almış ve ihracatçı ülkelere bildirmiştir. Yıllardır bu şekilde sürdürülen dış karantina tedbirleri istenildiği ölçüde sağlıklı yürümese de ülkemizde bulunmayan birçok hastalık ve zararlının yurda girişi engellenmiş veya geciktirilmiştir.Bu kapsamda 2001–2006 yılları arasında Antalya gümrüklerinden yurda sokulmak istenen 78 parti tohumluk dış karantinaya bağlı hastalıklarla bulaşık olduğu için imha edilmiştir. Yine 2006 yılının ilk altı ayında 54 adet ürün hastalık ve zararlılarla bulaşık bulunarak menşeine iade veya imha edilmiştir.Laboratuar sonuçları ve imha edilen ürün miktarı ortada iken Tarım ve Köyişleri Bakanlığı 20.06.2006 tarihinde yayınladığı yeni Zirai Karantina Yönetmeliği ile yurda girişi sakıncalı bulunan ve ithale mani teşkil eden 70 adet hastalık ve zararlıyı bu listeden çıkarmıştır. Bunun anlamı şudur:Bu hastalık ve zararlılarla bulaşık üretim materyalleri yurda serbestçe girebilecektir.Bu hastalıkların çok önemli bir bölümü tohumla taşınan virüs,bakteri ve funguslardır.bunlar arasında tarım sektörü ve mühendislerce çok iyi tanınan ve bilinen Tütün Mozaik Virüsü,Hıyar Mozaik Virüsü,Kabak Mozaik Virüsü,Marul Mozaik Virüsü gibi virüslerle,Altarnaria brassicola,Fusarium spp gibi funguslar ve C.michiganense,Pyricularia oryzae,Acidovorax avenae,Erwinia coredeum,Agrobacterium tumafaciens,Xanthomanas vesicatarium gibi bakterilerde yer almaktadır.Bu hastalıklar üreticiler açısından her zaman büyük sorun olmuş olup,mücadelesi ve tedavisi olmayan hastalıklardır.İthal edilen bu tohum ve materyalleri kullanan üreticiler o yıl ürün alamayacakları gibi,toprakları ve bitkileri bu etmenlerle bulaştığı için daha sonraki yıllarda da sağlıklı ürün yetiştiremeyeceklerdir.Bu bulaşma suya atılan taşın yarattığı dalga gibi halkalar halinde yayılacaktır.Bu hastalıkların bir kısmının daha önce ülkemize bulaşmış olması, alınan bu kararın gerekçesi olamaz ve olmamalıdır. Ülkemizin bazı bölgelerinde kısmen görülmelerine dayanılarak yeni bulaşma yollarının serbest bırakılması akıl ve bilimle açıklanamaz. Bu organizmaların dış karantina listesinden çıkartılarak iç karantina tedbirleri ile önlenmeye çalışılmasının haklı gerekçesi ve mantığı yoktur. Gümrük kapıların da hastalıklı olduklarını bile bile bu organizmaların Türkiye’ye girişine izin verenler bunların yurt içinde dolaşımını nasıl engelliyeceklerdir? Bu amaçla kullanılabilecek en etkili yol olan dış karantina tedbirlerini rafa kaldıranlar iç karantina önlemlerini uygulayacağız diyerek, kamuoyunu kandırmakta, kendi söylediklerine kendileri de inanmamaktadırlar. Bakanlığın aldığı bu karar seracılığın ve Türk tarımının geleceği için çok ciddi olumsuzluklar doğuracaktır. Bu konunun bilincinde ve ayırdın da olan Ziraat Mühendisleri Odası, üreticiler ve büyük tarım kuruluşlarının yetkilileri bu konuda ciddi kaygılar taşımaktadırlar. AB ile rekabet edebileceğimiz 4 sektörden biri olan yaş sebze ve meyve üretiminin geleceği için karantina tedbirlerinin gevşetilmesi yerine, daha ciddi tedbirler alınmalıdır. Bunun için gümrükler daha etkili denetlenerek kaçak tohum girişi engellenmeli, dış karantina analizlerinin yapıldığı laboratuarlar alet, ekipman ve personel açısından yeterli hale getirilmelidir. Dış karantina listesinde bir değişikliğe gidilecekse akademisyenler, üreticiler, sahada çalışan teknik elemanlar ve sektör temsilcilerinin görüşleri de alınarak, topraklarımızın temiz kalmasını sağlayacak ülke gerçeklerine uygun bir düzenleme yapılmalıdır. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Antalya ŞubesiYönetim Kurulu AdınaVahap TUNCER (Başkan)
Okunma Sayısı: 2278