Şube Başkanımız Fevzi ÇİÇEK, Türkiyem TV`nin yayınına konuk olarak, erik koşnili mücadelesi hakkında bilgi verdi. ÇİÇEK‘in açıklaması şöyle:

 

Bölgemizde geniş alanlarda yetiştiriciliği yapılan ve İlimiz ekonomisi için vazgeçilmez tarımsal faaliyeti olan kayısı yetiştiriciliğinde geçtiğimiz yıl ürün kalitesi ve ağaç gelişimi için büyük zararlara neden olan Erik Koşnili yada Kabuklu bit zararlısının mücadelesi için önemli bir zaman diliminde olmamız nedeni ile tedbirlerini bugünden almaları için çiftçilerimizi uyarma ve bilgilendirme ihtiyacı duyulmuştur.

        Bilindiği üzere özellikle tarımsal üretimde hastalık ve zararlılarla mücadelede temel esas önleyici tedbirler alarak, hastalık ve zararlının ekonomik zarar eşiğine gelmeden mücadele etmekten geçmektedir.
        Geçmiş yıllarda da bölgemizde rastladığımız ancak yoğun bir şekilde geçtiğimiz yıl zararına şahit olduğumuz Kabuklu Bit yada bilimsel adı ile Erik Koşnili zararlısı ile mücadele içinde bulunduğumuz dönemde yapılmalıdır.
        Kabuklu bitler meyve ağaçlarında gövde ve kalın dallarda koloniler oluşturur. Ergin ve nimf denen kurtçukların ağaçların öz suyunu emerek beslenmesi sonucu ağaçları zayıflatıp dallarda kurumalara yol açmaktadır. Emgi yaptığı dallarda ağaç tarafından salgılanan zamk akıntısı (Sakız) meydana gelmektedir. Beslenme sonucu salgıladığı yoğun tatlımsı madde sürgün yaprak ve meyvelere bulaşarak genel olarak ağaçların zayıf düşmesine kurumasına neden olmaktadır. Yapmış olduğu salgılar meyveye bulaştığından meyvenin gelişmesini, kalitesini önemli ölçüde düşürmektedir.
       Bu nedenle geçtiğimiz yıl yaşanan bu zararlı hasarının tekrarlanması için öncelikle Popülasyonun çok yüksek olduğu yerlerde içinde bulunduğumuz dönemde (kış sonu veya ilkbahar başında) yoğun olarak bulaşık olan dallar budanarak bahçeden uzaklaştırılmalıdır. Ağaçların kuvvetli bulundurulması, bakım işlemlerinin teknik şartlara uygun olarak yapılması ve yeni bahçe tesisinde bu şartları göz önünde bulundurarak sık dikimden kaçınılması gibi kültürel tedbirlerin yanında kimyasal mücadele yapılması gerekmektedir.
      Teknik talimata ve literatürlerde Kimyasal Mücadelede ise en önemli mücadelede kışlık nimfler ergin döneme geçmeden Mart sonu Nisan başı Yazlık Yağlar denen kimyasallarla mücadele yapılmalıdır. Bu dönemde ilaçlama yapılmamış ise ilk larva çıkışını takip ederek ilk çıkıştan 15-20 gün sonra hareketli larva çıkışını tamamlamış koşnil oranı % 60`a ulaştığında ilaçlama yapılmalıdır. Bu dönem de durgun olan zararlıya karşı etkili ilaçlar orta veya yüksek hacimli püskürtme ile ilaçlama yapılmalıdır. Yazlık yağ kullanımında ilaçlama esnasında ağacın 2. Çatallaşma bölgesinden bir yıllık sürgünlerin bulunduğu alan hedef bölge olarak seçilmeli seçili bölge kaçak olmayacak şekilde, dalların alt ve yan yönleri mutlaka kapama şekilde ilaçlı su ile temas etmelidir.
      Ancak bu yıl mevsimin yaklaşık 20 gün erken seyretmesi, sıcaklıkların artması ve buna bağlı olarak da meyve gözlerinin erken uyanmasına neden olacağı kanaatindeyiz. Buda geçmiş yıllarda yapılan her türlü bakım ve mücadele döneminin yaklaşık 20 gün erkene alınması anlamına gelmektedir. Bu nedenle de zirai mücadele çalışmalarının bu yıl Şubat sonu Mart ayı başı döneminde yapılması gerekmektedir.
      Bir diğer önemli husus ise geçmiş yıllara göre kurak bir periyot içinde bulunmamız nedeni ile yeterince gelişim sağlamakta zorluk çekileceğini beklediğimiz kayısı ağaçlarında bu ve benzeri hastalık ve zararlılarının olumsuz etkilerinin daha fazla olacak gibi görünmektedir.
      Bunların dışında genel olarak tarımsal mücadele de öncelikle kültürel tedbirler, en son şartlarda kimyasal mücadele yolu seçilmelidir. Sıhhatli bitki yetiştirmek için; Toprak işleme, gübreleme, seyrek yetiştirme, sulama ve drenaj, temiz tohum ve fidan, bitki artıklarını temizleme ve budama, dayanıklı çeşit kullanımı, tuzak bitkiler kullanımı en önemli kültürel tedbirlerdir. Üreticilerimizin belirttiğimiz hususlara azami hassasiyet göstermeleri 2014 yılı üretim sezonu için oldukça önem arz etmektedir.