ARTAN GİRDİ MALİYETLERİ ÇİFTÇİYİ ZORLUYOR

Suiçmez, mazot, gübre, yem ve sulama gibi temel tarımsal girdilerdeki maliyet artışlarının çiftçiyi üretimden uzaklaştırdığını söyledi. 2023’te 1 ton buğday satan bir çiftçinin 404 litre mazot alabilirken, bu miktarın 2024’te 229 litreye düştüğüne dikkat çekti. Elektrik ve döviz kuru artışlarının maliyetleri daha da artırdığı ifade edildi.

“Yeni yıla zamlarla girdik. Girdi maliyetlerindeki artışlar, çiftçiyi üretimden uzaklaştırıyor. Tarım Yasası’na göre desteklerin gayrisafi milli hasılanın yüzde 1’i olması gerekiyor, ancak bu oran hiçbir zaman tam anlamıyla yerine getirilmedi,” diyen Suiçmez, çiftçinin devletten somut adımlar beklediğini vurguladı.

2024: KAYBEDİLEN BİR YIL

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2024 yılında tahıl üretiminde yüzde 7’lik bir düşüş yaşandı. Bu gerilemenin sadece iklim koşullarına bağlanamayacağını söyleyen Suiçmez, alım fiyatlarının baskılanması ve üreticiye yeterli desteğin verilmemesinin de bu sonuçta büyük pay sahibi olduğunu belirtti.

“Üreticiler, ürünlerini biçmeye dahi teşvik edilmiyor. Alım fiyatlarının düşüklüğü, çiftçiyi üretimden uzaklaştırıyor.” diye konuşan Suiçmez, 2024’ün çiftçiler açısından kayıp dolu bir yıl olduğunu ifade etti.

ÇİFTÇİNİN BORÇ YÜKÜ ARTIYOR

Suiçmez, çiftçinin bankalara olan borcunun 785 milyar liraya ulaştığını ve bu durumun üreticiyi daha da zorladığını vurguladı. Üreticilerin mali sıkıntılarına ek olarak, tarımsal sigorta gibi mekanizmaların yetersizliği de sorunları büyütüyor.

Suiçmez “İklim koşulları kadar, üreticiye verilen alım fiyatlarının düşük tutulması da tarımdan uzaklaşmaların ana nedeni. Çiftçilerin üretime devam etmesi için alım fiyatlarının emeği karşılayacak şekilde belirlenmesi ve desteklerin zamanında ödenmesi şart.” dedi.

2025 BEKLENTİLERİ VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Çiftçiler, 2025’te emeğinin karşılığını almayı ve desteklerin artırılmasını bekliyor. Suiçmez, bu beklentileri karşılamak için şu önerileri sıraladı:

• Girdi maliyetlerinde ÖTV ve KDV indirimi yapılmalı.

• Alım fiyatları, çiftçilerin emeğini karşılayacak şekilde belirlenmeli.

• Tarım destekleri Gayrisafi Milli Hasıla’nın yüzde 1’ine çıkarılmalı ve zamanında ödenmeli.

• İklim değişikliği etkilerine karşı tarım sigortası gibi koruma mekanizmaları güçlendirilmeli.

Suiçmez, bu adımların atılmaması durumunda 2025’in de çiftçiler açısından zorlu bir yıl olacağını vurgulayarak, “Türkiye, kendi kendine yeten bir tarım ülkesiyken, bu potansiyeli kaybetme riskiyle karşı karşıya.” uyarısında bulundu.

Haberin kaynağına ulaşmak için lütfen TIKLAYINIZ.