YABANCININ HEDEFİ SADECE TARIM YAPMAK MI? - MİLLİ GAZETE
Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, mayınlı arazileri temizleyen yabancı şirketlerin 2059 yılına kadar elde edeceği toplam tarımsal gelirin 880 milyon dolar olduğunu belirterek, "Böylesine stratejik bir bölgede, hiçbir yabancı şirketin, yarım yüzyılda 880 milyon dolar kazanmak, başka bir deyişle yalnızca tarım yapmak peşinde olmayacağı açıktır" diye konuştu.
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, mayınlı arazilerin tarıma açılması durumunda elde edilecek yıllık net gelirin 20 milyon doların üzerinde olacağının hesaplandığını söyledi.
Gökhan Günaydın, Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkezinde düzenlediği basın toplantısında, mayınlı arazilerin tarıma kazandırılması konusunda görüşlerini açıkladı. Türkiye‘nin Suriye sınırında 510 km uzunluğundaki bir koridorda ve değişen genişlikte uzanan. Hatay, Kilis, Gaziantep. Şanlıurfa, Mardin ve Şırnak illerinde yer alan 216 bin dekar mayınlı alanın, 49 yıllığına mayın temizleme işini yapacak yabancı şirketlerin kullanımına devredileceğini belirten Günaydın, "Türkiye‘de döşeli bulunan kara mayınlarının 2014 yılına kadar temizlenmesi gerekmektedir" dedi. 1954 yılından başlayarak, yöre çiftçisinden yapılan kamulaştırmalar ve Hazine arazilerinin kullanımıyla mayınlanan alanların, 55 yıl sonra yeniden üretime dönüyor olmasının sevindirici olduğunu vurgulayan Günaydın, ancak bu toprakların kimin elinde olacağı ve nasıl kullanılacağının, hem ülke güvenliği hem de gıda güvenliği açısından stratejik ve yaşamsal önem taşıdığını kaydetti.
Toplam tarımsal gelir 880 milyon dolar
Öte yandan, Gökhan Günaydın, hiçbir yabancı şirketin, yaklaşık yarım asırlık bir işte sadece 880 milyon dolar kazanmak için bu işi yapmayacağını savundu. Başkan Günaydın şu değerlendirmelerde bulundu: "Mayın temizleme masrafının geri dönüş hızı, yıllık 20 milyon dolarlık net tarımsal gelir bazında hesaplanmalıdır. Örneğin 100 milyon dolarlık bir mayın temizleme finansmanı 5 yıl içinde geri dönmektedir. Bu çerçevede, mayın temizleme işi finansmanı sağlanarak, denetimli bir şekilde gerçekleştirilmelidir. Temizlenen arazi yöre çiftçisine tahsis edilmeli, kooperatif yapı altında ziraat mühendisleri ve köylü üreticilerin birlikte çalışması sağlanmalıdır.
Bu durumunda, hem 15 binin üzerinde üretici ve mühendis istihdamı sağlanacak, hem de gerçekleştirilecek yüz binlerce tonluk üretimle, giderek artan tarım ürünü ithalatı (2008 yılında 6,4 milyar dolar) için harcanan kaynak azaltılabilecektir. Arazinin, yasa tasarısında olduğu gibi 5 yıl içinde mayını temizleyen yabancı şirketlere 44 yıllığına tahsisi durumunda, şirketin 2059 yılına kadar elde edeceği toplam tarımsal gelir 880 milyon dolardır. Böylesine stratejik bir bölgede, hiçbir yabancı şirketin, yarım yüzyılda 880 milyon dolar kazanmak, başka bir deyişle yalnızca tarım yapmak peşinde olmayacağı açıktır.
Yasa tasarısında bulunan hüküm doğrultusunda, yabancı şirketler, ‘mayından temizlenecek alanlar ile müstakil kullanımı mümkün olmayan ve bu taşınmazlarla bütünlük teşkil eden Hazineye ait diğer taşınmazların‘ kendilerine bırakılmasını talep edeceklerdir. Bu durum, ‘tehdit‘ altındaki arazilerin yalnızca 216 bin dekar ile sınırlı olmadığının en açık kanıtıdır. Bölgede bulunan TİGEM arazileri de dahil olmak üzere, birçok alan pazarlık konusu yapılmaya aday duruma getirilmektedir."
Bu araziler tarımsal amaç için kullanılmalı
GÜNAYDIN, mayınların temizlenmesi konusundaki görüşlerini şöyle ifade etti: "TBMM‘de görüşülmekte olan yasa tasarısının kabulü halinde, 2009 yılında ihalenin yapılacağı varsayımıyla, yabancı şirketler 2014‘e kadar mayınları temizleyecek ve 2058 yılı sonuna kadar bu arazileri ‘tarımsal amaçla‘ kullanacaklardır. Bu çerçevede, yöre halkının yarım yüzyıl evvel kendilerinden alınarak kamulaştırılan arazilere girememesi bakımından değişen hiçbir şey olmayacaktır. Sözü edilen mayınlı alanlarda, birinci ve ikinci sınıf tarım arazileri en büyük oranı oluşturmaktadır. Mayınlı arazilerin işlemeli tarıma elverişli bölümünün, illere göre değişmekle birlikte, yüzde 80‘e yakın bir oranda, yaklaşık 170 bin dekar olduğu hesaplanmıştır. Bu arazinin yüzde 70‘inin sulanabilir özellikler taşıdığı değerlendirilmektedir. Bu çerçevede, dekar başına net gelir ortalaması 180 lira olarak değerlendirildiğinde, mayınlı arazilerin tarıma açılması durumunda elde edilecek yıllık net gelirin 20 milyon doların üzerinde olacağı hesaplanmaktadır. Üretim gücünü örneklendirebilmek açısından, tümüyle monokültür tarım yapılması varsayımıyla, sözkonusu alandan yılda 85 bin ton pamuk veya 102 bin ton buğday veya 212 bin ton mısır elde etmek mümkündür."