YAŞANABİLİR BİR ADANA NASIL MÜMKÜNDÜR!
TMMOB Adana İl Koordinasyon Kurulu (İKK) tarafından bu yıl 3’ncüsü düzenlenen Adana Kent Sorunları Sempozyumu başladı. 29 otumda 36 bildirinin sunulacağı sempozyumun bu yılki teması “Yaşanabilir Bir Adana Nasıl Mümkündür!” olarak belirlendi.
Seyhan Oteli`nde 2 gün sürecek sempozyumun açılışında konuşan TMMOB İKK Sekreteri Hasan Emir Kavi, yapılacak sunumların, görüş ve değerlendirmelerin çağdaş, planlı, sağlıklı, güvenli, demokratik, sanayileşen, üreten bir Adana`yı hep birlikte hayata geçirme yolunda çalışmalara ışık tutacağına inandığını söyledi.
KENTLEŞME SÜRECİNDE TARIMSAL DEĞİŞİM MASAYA YATIRILDI…
Adana Kent Sorunları Sempozyumu`nun "Kentleşme Sürecinde Tarımsal Değişim" oturumunda konuşan Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Bülent Gülçubuk, "Kırsalın, çiftçinin ve tarımın geleceğini ilgilendiren ve biçimlendiren/biçimlendirecek olan kanun ‘kervan yolda düzülür‘ anlayışı ile çıkarıldı ve hem yerel yönetimleri, hem tarımı, hem de kırsalda yaşayanları hazırlıksız yakaladı" dedi.
TARIM VE KIRSAL ALANLARIN GELECEĞİNDE BÜYÜKŞEHİR KANUNU
Gülçubuk, Türkiye`de tarımın ve kırsal alanların geleceği açısından çok önemli bir kanunun iki yılı aşkın süredir yürürlükte olduğuna dikkat çekti. Özellikle kırsaldaki, kanun ile geleceği biçimlenecek çiftçilerin Büyükşehir Kanunu`nu tam olarak kavrayamadığına işaret eden Gülçubuk, "Tarım ile uğraşanlar kanunun kendileri açısından gelecekte neler getireceğinin de halen tam olarak ya farkında değiller ya da kestiremiyorlar. Oysa kanunda o kadar açık esaslar var ki, bunlar doğrudan veya dolaylı neredeyse nüfusun en az yarısını etkileyecek" dedi.
Kanunun toplum ve siyaset nezdinde iki farklı görüşü ortaya çıkardığını da söyleyen Gülçubuk, şöyle konuştu:
"Birincisi kanun hizmette bütünlük esasını getirecek ve böylece kırsala da belediye hizmetleri götürülecek biçimindedir. İkincisi ise kanun ile tarım arazileri kentsel araziye dönüşecek, yeni rant alanları yaratılacak, tarım arazileri ve taşınmazlar üzerinde amaç dışı kullanımlar olacak ve devamında kır kültürü, köylülük kültürü bitirilecek."
TARIM TOPRAKLARI HIZLA KAYBEDİLİYOR!...
Adana`nın yaklaşık 5 milyon dekar tarımsal arazi varlığına sahip olduğunu belirten Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Arş. Gör. Burak Öztornacı, "Bunun yaklaşık 4 milyon dekarlık kısmında tahıl tarımı yapılmakta, 83 bin dekarlık kısmı nadasa bırakılmakta, 282 bin dekarlık kısmını sebze bahçeleri, yaklaşık 675 bin dekarlık kısmını meyve, içecek ve baharat bitkileri oluşturmakta, yaklaşık 144 dekarını da süs bitkileri yetiştiriciliği oluşturmaktadır" dedi.
Son 8 yıl içerisinde Türkiye`de toplam tarım alanlarının yaklaşık 9,5 milyon dekarının tarım dışına çıkarıldığını söyleyen Öztornacı, "Bu olgunun bir yansıması da Adana`nın tarımsal arazi varlığında görülmektedir. Son 8 yıl içerisinde Adana`da toplam tarım alanlarının yaklaşık 555 bin dekarı tarım dışına çıkmıştır. Türkiye geneli için Tarım dışına çıkan arazilerin oranı yaklaşık %3,8 iken, Adana için bu oran yaklaşık %10`dur.
Türkiye`nin tarımsal üretiminde, belli başlı ürünlerinde, Adana`nın yüksek oranlarda katkısının olduğu görülmektedir. 2014 yılı itibariyle Adana, Türkiye`nin mısır üretimini %17`sini, soya üretiminin %61`ini, yerfıstığı üretiminin %57`sini, ayçiçeği üretiminin %5`ini, pamuk üretiminin %9`unu, patates üretiminin %5`inin, kavun üretiminin %8`ini, karpuz üretiminin %19`unu, portakal üretiminin %22`sini, mandalina üretiminin %27`sini, limon üretiminin %18`ini, nar üretiminin %10`unu gerçekleştirmektedir.
Böylesine değerli bir tarımsal potansiyelin böylesine hızlı kaybediliyor olması bir an önce durdurulması gereken bir olgudur" diye konuştu.
ARAZİ TOPLULAŞTIRMASI VE SORUNLARI
Adana ilinde Tarım Reformu Genel Müdürlüğü ve DSİ Genel Müdürlüğü tarafından Arazi Toplulaştırması çalışmalarının yürütülmekte olduğunu belirten Dr. Esin Güvercin Altıokka, "Adana ili sınırlarında, Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Tarafından yapılan arazi toplulaştırma çalışmaları 149.325 ha, DSİ 6. Bölge Müdürlüğü tarafından, 5403 sayılı Kanun`un 17. maddesi kapsamında yapılan arazi toplulaştırma çalışmaları 100.724 ha, İl Özel İdaresi tarafından yapılan arazi toplulaştırma çalışmaları 4.364 ha" olduğunu kaydetti.
Toplulaştırma uygulaması yapılan tarım arazilerinin iyileştirilmesi, ekonomik gelişim ve ürün planlaması açısından büyük önem taşıdığına dikkat çeken Güvercin, "Arazi toplulaştırma çalışmaları tarımsal faaliyetler açısından olduğu kadar kırsal alanın sosyo-ekonomik sorunlarına çözüm getirmesi bakımından da büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle arazi toplulaştırması, sadece tarımsal faaliyetlere yönelik bir uygulama olarak görülmemelidir. Aynı zamanda kırsal yerleşmelerde yaşayan nüfusun çalışma şartlarını da iyileştirecek ve köyden kente göç olaylarını yavaşlatacak çok yönlü bir kırsal alan planlamasıdır" dedi.