YENİ MESAJ GAZETESİ: BUĞDAY ÜRETİCİSİYLE RESMEN DALGA GEÇİLİYOR!- 8 HAZİRAN 2024

YENİ MESAJ GAZETESİ: BUĞDAY ÜRETİCİSİYLE RESMEN DALGA GEÇİLİYOR!- 8 HAZİRAN 2024
MERKEZ
10.06.2024

Devletin resmi kurumu 1 yılda tarım üretim maliyetlerinde yüzde 61 artış var diyor, bu maliyetlere maruz kalarak üretim yapan üreticinin buğday fiyatına yüzde 11-14, arpa fiyatına yüzde 4 zam yapılıyor. Bu, üreticiyle resmen dalga geçmektir.

 

Buğday hasadı çoktan başlamasına rağmen buğday alım fiyatı bir türlü açıklanmamıştı. Üretici alım fiyatını büyük bir endişeyle bekliyordu.

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), esasen hükümet nihayet buğday alım fiyatını açıkladı. Açıkladı açıklamasına ama tam anlamıyla dağ fare doğurdu.

Ekmeklik buğdayda alım fiyatı ton başına 9 bin 250 lira (289 dolar), durum buğdayında 10 bin lira (310 dolar), arpada ise 7 bin 250 lira (225 dolar) olarak belirlendi. Durum buğday için alım fiyatı geçen yılki fiyatın yüzde 11, ekmeklik buğdayın fiyatı yüzde 14, arpanın fiyatı geçen yılın yüzde 4 üzerinde…

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarım üretimindeki maliyet artışını ifade eden Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi'ndeki yıllık artışı (Tarım-ÜFE) mayıs ayı itibarıyla yıllık yüzde 60,77 olarak açıklamıştı.

Devletin resmi kurumu 1 yılda tarım üretim maliyetlerinde yüzde 61 artış var diyor, bu maliyetlere maruz kalarak üretim yapan üreticinin buğday fiyatına yüzde 11-14, arpa fiyatına yüzde 4 zam yapılıyor. Bu, üreticiyle resmen dalga geçmektir. 

Üstelik açıklanan bu alım fiyatları taban değil, tavan fiyat olarak algılanmakta ve TMO'ya ürünlerini veremeyen çiftçiler, tüccarların verdiği çok daha düşük fiyatlara mahkum olmaktadır.

Ayrıca Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) kayıtlı çiftçiler için buğday için ton başına 1750 lira, arpa için 750 lira destek verilmesi kararlaştırıldı.

Tamam da, ÇKS'ye kayıtlı olmanın astarı yüzünden pahalı yükümlülükleri sebebiyle milyonlara çiftçi üye olmadığı için bu desteklerden de mahrum kalacak.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) buğdayın üretim maliyetini 1 kiloda 10,87 lira olarak belirlemişti. Hatta bazı çiftçiler gerçek maliyetin bundan da fazla olduğunu ifade ederek TZOB'ye tepki göstermişlerdi. 

Hükümetin açıkladığı bu maliyetten de düşük olan hububat alım fiyatlarına hem çiftçi temsilcilerinden, hem de çiftçilerden ciddi tepki geldi. 

Şimdi mağdur olan çiftçilerimizin bu konudaki şikayetlerini aktarmaya çalışalım.

TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar:

"Buğday çiftçimize bu yıl pozitif ayrımcılık yapılmasını beklerken, dün akşam açıklanan fiyat üreticilerimizde hayal kırıklığı yaşattı."

"Açıklanan düşük alım fiyatı, ülke genelinde hasadın artması ile birlikte şuan piyasada oluşan fiyatların gerilemesine neden olacaktır."

"Açıklanan fiyat ne üretim maliyetleri ne de yüzde 75,45'i bulan enflasyon rakamları ile bağdaşmaktadır. Çiftçilerimize bu fiyatı izah edemeyiz, edemiyoruz."

"Oda başkanlarımız illerinde milletvekillerine ulaşarak fiyata müdahale edilmesini bekliyor. Buğdayda fiyatlar bir an önce revize edilmelidir."

"Son 10 yılda buğday ekim alanlarında yüzde 13,7 oranında azalma görülüyor. TÜİK verileri hububatta toplam üretimin geçen yıla göre yüzde 5,4 oranında azalacağını gösteriyor. Bu azalma, buğday üretiminden kaçış olduğunu gösteriyor."

"Fiyat revize edilmezse, bu yıl çiftçilerimiz buğdaydan ailesinin geçimini sağlayacak geliri elde edemeyecek, üretimden daha fazla kaçacaktır."

"Buğday fiyatı sadece çiftçilerimizin sorunu değildir. Buğday üretiminden kazanamayan çiftçilerimiz üretmezse buğday ülkenin sorunu olacaktır."

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez:

"Üretimin devam edebilmesi için üretim maliyetlerinin üstünde bir alım fiyatı ile kar ederek gelecek yıllarda da önünü görerek üretim yapması bir zorunluluk."
"Buğday, arpa fiyatları geç açıklandı. Mazot, tohum, gübre, sulu tarım alanlarında sulamada kullanılan elektrik dahil girdilerin yüzde 50 civarında arttığı bir ortamda bizim maliyet hesabımız 11 liraydı. Çiftçi kârı yüzde 20 artı refah kârı ile bizim talebimiz 15 liraydı. Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nin maliyet hesabı 10 lira 87 kuruştu. Dünkü açıklanan fiyatlar tamamen maliyetin altında oluşan ve önümüzdeki yıllarda zaten bu üretim alanlarındaki azalış ve çiftçinin artık ekmemesi boyutunda üretimde azalmanın yaşanacağı anlamına gelir."
"Bir boyutu da TMO'nun geçen yıl 11 milyon ton dışarıdan buğday alarak depolarının dolu olması, her ne kadar 'Hazırlıklıyız, ürünleri alacağız' denilse bile bu yıl yaşanabilecek sorunlar, çiftçinin buğdayının tümden alınamayacağı gerçeği, bu aşamada da 45 gün sonra ödeme ile çiftçinin ürününün enflasyon karşısında bedelinin düşmesi anlamına gelir."
"Enflasyonun yüksek olduğu bir ortamda bu fiyatları vermek, gelecek yıl 'buğday ve arpa üretmeyin' demek. Bu da ülkenin kendine yeterliliğinin daha da azalarak yurt dışına bağımlılığın devam edeceğinin bir göstergesidir."

Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı Hüseyin Demirtaş:

"Geçmişte üretim pazarımız vardı, buğday ihraç ederdik. Şimdi yaş sebze ve meyve hariç hemen hemen tüm ürünlerde bağımlı hâle geldik."

"Buğday alım fiyatının en az tarımsal enflasyonun altında olmaması lazım sürdürülebilir üretim için. En az 15 lira olması lazımdı. 15 liranın altında olması çiftçiyi bıktırır."

"Mazot, tohum, gübre, sulamada yıllık yüzde 60'ın altında artış var mı? Buğday zaten geçen sene 9 liraydı, bu ayıp bir şey. Yani 'Üretimden çekil' diyor çiftçiye. Buğday ithal ediliyor. Avrupalı çiftçilere kucak dolusu döviz ödeyeceğiz."

"Bu fiyat yanlış hesaplanmış ve buğday maliyetinin altında. Kaldı ki Ziraat Odaları Birliği 10 lira 87 kuruş deyince çiftçi ayaklandı. Çünkü maliyet 10 lira 87 kuruşun daha üzerinde. Resmen üretimden çekilsin Türkiye çiftçisi deniliyor."

Evet, mevcut tarım politikaları Türk tarımını tamamen bitirecek mahiyette.

Haber kaynağına ulaşmak için lütfen TIKLAYINIZ.

Okunma Sayısı: 40