TÜM HALKIMIZI DEMOKRASİYE DAHA GÜÇLÜ BİÇİMDE SAHİP ÇIKMAYA ÇAĞIRIYORUZ!

31 Mart 2019 tarihinde gerçekleştirilen İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı Seçimleri, 6 Mayıs 2019 tarihinde Yüksek Seçim Kurulu tarafından iptal edilmiştir. Yüksek Seçim Kurulu adına seçimleri yürütmekle görevli ilçe seçim kurulları tarafından oluşturulan sandık kurulları gerekçe gösterilerek verilen iptal kararı, sandığa yansıya halk iradesinin gasp edilmesidir.

İstanbul halkının iradesini yok sayarak demokrasi tarihimizin en kara lekelerinden biri olarak kayıtlara geçen bu kararı şiddetle kınıyoruz! Siyasal iktidarın talimatlarını, halk iradesinin üzerine koyan bu kararda imzası olanları şiddetle kınıyoruz!

Bu karar, Türkiye’deki tüm yargı organları gibi, Yüksek Seçim Kurulunun da siyasallaştığını, daha da açık söylemek gerekirse, AKP’lileştiğini bir kez daha göstermiştir. 2010 referandumundan bu yana yargının her kademesindeki siyasal kadrolaşma, hukuk devleti anlayışını tümüyle ortadan kaldırmıştır.

Bu sürecin sonunda tüm yargı organları gibi Yüksek Seçim Kurulu da kararlarını, hukuk kurallarına ve içtihada göre değil, siyasal iktidarın talimatlarına göre verir hale gelmiştir. Halkın huzur ve güven içinde yaşamasının en büyük teminatı olan hukuk sistemini işlemez, yargı organlarını güvenilmez hale getirenleri asla unutmayacağız, affetmeyeceğiz.

Seçimlerden bu yana yaşadığımız süreçte pek çok şey çok daha net ortaya çıkmıştır: Yıllardır sandığı dilinden düşürmeyenlerin, seçmen iradesine tahammül edemediği net biçimde açığa çıkmıştır. Siyasal iktidarın devletin tüm imkanlarını kullanarak seçimleri ve seçmenleri zan altında bırakacak denli demokrasiden uzaklaştığı net biçimde açığa çıkmıştır. Kaynakları tehlikeye düşen yandaş medyanın iftira ve yalanlarının sınırı olmadığı net biçimde açığa çıkmıştır. Bütün bunlar halkın hafızasından asla silinmeyecektir.

İktidara geldiği günden bu yana başta yasama ve yargı olmak üzere demokratik siyasal rejimin tüm temel direklerini ortadan kaldıran gelinen süreçte yıkamadığı yegane şey, halkın umudu ve direnci olmuştur. Yaşanan onca hukuksuzluğa rağmen halkın demokrasiye sahip çıkma kararlılığı, demokrasimizin ve ülkemizin geleceğinin en büyük teminatıdır.

Bizler tüm hukuksuzluğa ve adaletsizliklere rağmen demokrasiye inanmaya, demokrasi yolunda mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu ülke halkından ve mücadele geleneğinden umudumuzu asla kesmeyeceğiz. Demokrasiye her zamankinden daha güçlü biçimde sahip çıkacağız!

EMİN KORAMAZ

TMMOB YÖNETİM KURULU BAŞKANI