ZEYTİN ALANLARI KORUNMALIDIR
Ülkemizde zeytin bahçelerinin ortalama büyüklüğünün 12 dekar olduğu dikkate alındığında bu yasayla beraber zeytin varlığımızın yarısı yasanın kapsamı dışına çıkacaktır.
Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Doğan: "3572 sayılı yasada yapılacak değişiklikle zeytinin alanları 25 da olarak kabul edilecek, bu alanın altında kalan zeytin alanları yasa ile rant odaklı ticari faaliyetlerin gözbebeği olan enerji ve maden şirketlerine açılarak talan edilecektir" dedi.
TBMM alt komisyonunda görüşülmekte olan 3572 sayılı yasada yapılacak değişiklikle ilgili Çukurova Gazeteciler Cemiyeti`nde basın açıklaması yapan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube Yönetim Kurulu Üyesi Abdullah Doğan, Zeytinin dünyanın bütün alanlarında üretimi mümkün olmayan ve yalnızca Akdeniz`in kuzey bölgesinde yetişebilen tarımsal bir ürün olduğuna dikkati çekti.
Doğan, dünyadaki zeytin üretimi %95`lik bir oranla Kuzey Akdeniz ülkelerinde gerçekleşmektedir. Bu ülkelerin başında İspanya %26`lık oranla birinci sırada yer alırken, İtalya`nın % 23, Yunanistan`ın % 15, Türkiye`nin % 9, Tunus`un % 8, Fas`ın %5`lik oranlarla zeytin üretimi gerçekleştirdiğini belirterek, şöyle devam etti:
Zeytin Varlığımızın Yarısı Yasanın Kapsamı Dışına Çıkacak
Ülkemizde toplam zeytin alanı 2013 TÜİK verilerine göre 825.827 ha olup, toplam ağaç sayımız 167 milyondur. Zeytin üretimindeki durum böyle iken 3.000.000 ton civarında olan zeytinyağı üretimi içinde, ülkemizin payı 180.000 tondur.
Adana`nın toplam tarım alanının % 1,99`unu (475.512 ha) zeytinlik alanlar oluşturmaktadır. Türkiye`deki zeytin ağaçlarının % 1,57`si (2.624.398 ağaç) ve zeytin üretiminin % 2,6 ‘sı (43.546 ton) ilimizden gerçekleştirilmektedir.
3573 sayılı "Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkındaki" yasada 1 da`lık alanda 10 adet zeytin ağacı olması durumunda mevcut arazi zeytin alanı olarak kabul edilmektedir. Şu an TBMM`nin alt komisyonunda görüşülmekte olan 3572 sayılı yasada yapılacak değişiklikle zeytin alanları 25 da olarak kabul edilecek, bu alanın altında kalan zeytin alanları yasa ile rant odaklı ticari faaliyetlerin gözbebeği olan enerji ve maden şirketlerine, imara açılarak talan edilecektir.
Ülkemizde zeytin bahçelerinin ortalama büyüklüğünün 12 dekar olduğu dikkate alındığında bu yasayla beraber zeytin varlığımızın yarısı yasanın kapsamı dışına çıkacaktır.
Bu yasa Hükümetin zeytincilikte önüne koyduğu dünya ikinciliği hedefi ile örtüşmemektedir. Bu yasa ile önemli bir tarım, sanayi, ticaret ve istihdam alanı olan zeytincilik sektörü büyük ölçüde zarar görecektir. Yaşamlarını zeytinliklerden sağlayan çiftçiler mağdur olacaklardır. Zeytin ağaçlarının sökülmesi sonucunda toprak yapısı bozulacak ve alanlar erozyona açık hale gelecektir.
Zeytinyağı üretiminin yapıldığı ülkelerde kişi başı zeytinyağı tüketimi 10–12 lt iken ülkemizde bu rakam 2 lt`dir. Ülkemiz önemli bir ham yağ ithalatçısıdır. Zeytinyağı bu açığımızı kapatamamakla birlikte, zeytinyağında dışa bağımlılığımız yoktur.
Tasarının kanunlaşması halinde ülkemizde istihdam azalacak, yağ açığı daha da artacak, tarım toprakları amacı dışında kullanılacaktır.
Bütün bu bilimsel gerçeklerden dolayı "Zeytin Alanlarının Talanına Hayır" diyoruz."